İmkansız’ım
Bak deme bana, bakamam
Görme beni dayanamam, ağlarım
Konuş deme sevdiğim, dilsizim
Sen giderken ben konuşamam
Tutarsan elimden, gitme
Tut yüreğimden dayanamam
İçimde bir yara, bin olmuş
Sen giderken ben, kalamam
İçimde yağmur buz tutmuş
Sen hala o, karlı dağmısın
İçimde yazlar son bulmuş
Dur desen de sen, duramam
Ay karanlığa gizli, sessiz
Güneş, geceden mi almış nasibini
Sabahlar ezik, yitik ve sensiz
Gül desende, güler mi kalbi?
İzleri var yolların, gitme
Gitme, içimden geçer düşlerin
Onca kurduğum hayallerim
Gider, susup biter gülüşlerim
Acıyan, kanayan bendim
Dur desem de, ne çare be sevdiğim
Maşuku çoktur giden bir kalbin
Ağlayandım, yaşlıydı gözlerim
İçimde sensizlik diz boyu
Bir deniz miydi, divane mi
Ağır bir romanın son sayfası gibi
Yıllarca beklemek miydi sevgi
Usulca, sessiz, aşiyanım sana
Kışım, yazım, alınyazımsın
Unutmak zor, git desende bana
Sen benim imkansız aşkımsın
Çağlayandır nehrine ağlayan
Hayattır, özlemdir bana yokluğun
Hadi gel, güller ek yüreğime
Giden bir hasretle toprak olmuşum
Şimdi mevsim yaz, üşüyorum
Sen benim buz tutan gecelerim
Gün/ aydın, kırık hayallerim
Sen benim içimde her yerdesin
Ey gidi hayat ey gidi yaşam
İmkansız bir aşka tutulmuş kalbim
Ne geldiği belli, ne de gittiği
Bir bakışıyla sarhoş olmuşum
İmkansız’ım/ imkansızsın
Sızımsın/ sızlatansın
Aşksın/ ağlatansın
Cansın be sevdiğim,
Canımdan alansın
Mert Zafer Cansever